Emeklilik, birçok kişi için yeni bir başlangıç anlamına gelirken, bazen bu süreçte hayallerin peşinden koşma cesareti bulmak oldukça zorlayıcı olabiliyor. Ancak, bazıları için emeklilik, yeni bir iş kurma zamanı olarak öne çıkıyor. Bir yandan sosyal güvenlik desteği alırken, diğer yandan kendi işini kurma hayalini gerçekleştiren kadın girişimci, kendi hikayesini paylaşarak, hem ilham veriyor hem de devlet desteklerinin iş hayatındaki önemini gözler önüne seriyor.
67 yaşındaki Zeynep Yılmaz, yıllarca öğretmenlik yaptıktan sonra emekli oldu. Emeklilik sürecinde, hayalini kurduğu tarım işine yönelmek için cesaret buldu. Zeynep Hanım, yerel ekonomiyi desteklemek ve genç girişimcilere örnek olmak amacıyla memleketine dönerken, devletin bu süreçte sunduğu hibe ve kredi desteklerinden yararlanarak kendi çiftliğini kurmaya karar verdi. “Hep tarımla uğraşmak istemiştim ama çalışmalarımın yoğunluğu buna izin vermedi. Emeklilik, artık neyi sevdiğimi yapmayı düşünmek için doğru zaman oldu,” diyor.
Devletin sunduğu hibeler ve düşük faizli kredi seçenekleri sayesinde, Zeynep Hanım kendi titiz planını hayata geçirebildi. Emeklilik gelirini de en verimli şekilde kullanarak, tarım arazisini kiralayıp bakımını üstlendi. Devletten aldığı hibe desteğiyle, tohum alımından sulama sistemlerine kadar birçok imkana sahip oldu. Bu süreçte, tarım kooperatifleri ve yerel kalkınma ajanslarıyla işbirliği yaparak kendisini geliştirmeyi ihmal etmedi. “Başlamak her zaman kolay kılınmıyor ama ben yılmadım. Elde ettiğim destekle büyük adımlar atabiliyorum," diye ekliyor.
Olin Çiftliği adını verdiği işletmesi, kısa bir süre içinde yerel halk tarafından tanınmaya başladı. Ürün yelpazesini genişleterek organik sebze ve meyve ürünleri yetiştirmeye başladı. Zeynep Hanım, kendi yetiştirdiği ürünleri, çevresindeki pazarlar ve organik marketler aracılığıyla satmaya başladı. Çiftliğinde düzenlediği etkinlikler ve açık kapı günleri sayesinde, gençlere tarım konusunda edukatif bilgiler sunarak onlara ilham veriyor. “Tarımın bir meslek değil, bir yaşam tarzı olduğunu göstermeyi istiyorum. Gençlerin bu alana yönelmelerini sağlamak benim için çok değerli,” diyor Zeynep Hanım.
Başarı hikâyesi sadece kendi girişimiyle kalmadı. Zeynep Hanım, komşu kadınları da işe dahil ederek kadın istihdamının artmasına katkı sağladı. Çiftliği ile birlikte yetiştirdiği ürünleri, köy kadınının el emeği ile pazara sunan Zeynep, hem kendi gelirini arttırdı hem de dostlarıyla birlikte çalışarak sosyal dayanışmayı güçlendirdi. Böylece, ortak bir kadın girişimi oluşturulur ve yerel ekonomiye katkı sağlandı. "Birlikte güçlüyüz," diyor Zeynep Hanım, kadınların bu süreçteki rolünü vurgulayarak.
Zeynep Hanım’ın hikayesi, emekliliğin yarattığı boş zamanı değerlendiren ve kendini geliştirmeye odaklanan birçok kişi için umut verici bir örnek teşkil ediyor. Devlet desteklerinin etkili bir şekilde kullanılması sonucunda hayal edilen hedeflere ulaşmanın mümkün olduğunu gösteriyor. Zeynep Hanım, ilerleyen yıllarda daha fazla insanla birlikte çalışmayı planlıyor ve 'Olin Çiftliği'ni büyütünme hayalini sürdürüyor. “Tek başıma başladım ama artık bir ekibim var. Hayallerimi gerçekleştirmek için mücadele etmeye devam edeceğim” diyerek, hayallerinden asla vazgeçmeyeceğini vurguluyor.
Sonuç olarak, Zeynep Yılmaz’ın hikayesi, yalnızca emeklilik ile hayallerin peşinden koşma arasındaki bağı değil, aynı zamanda devlet desteklerinin nasıl doğru ve etkin bir şekilde kullanılabileceğini de örneklerle gözler önüne seriyor. Hayallerinin peşinde koşan herkes için Zeynep Hanım gibi ilham verici bir örnek bulunmakta. Bu tür girişimlerin artması, toplumsal değişim ve ekonomik gelişim açısından önemli bir adım oluşturuyor. Emeklilik, kariyerin sonu değil; yeni fırsatların ve hayallerin başlangıcı olarak kabul edilmelidir.